Lil Peep – Sunlight On Your Skin – Türkçe Çeviri
Lil Peep Sunlight On Your Skin Türkçe Çeviri Sözleri
Come, let’s watch the rain as it’s falling down
(Gel hadi, yağan yağmuru izleyelim)
Sunlight on your skin when I’m not around
(Ben yokken cildine vuran gün ışığı)
Shit don’t feel the same when you’re out of town
(Aynı hissedemiyorum sen yokken şehirde)
Come, let’s watch the rain as it’s falling down (as it’s falling down)
(Gel hadi, yağan yağmuru izleyelim)
Sunlight on your skin when I’m not around (I’m not around)
(Ben yokken cildine vuran gün ışığı)
Shit don’t feel the same when you’re out of town (you’re out of town)
(Aynı hissedemiyorum sen yokken şehirde)
Come, let’s watch the rain as it’s falling down (it’s falling down)
(Gel hadi, yağan yağmuru izleyelim)
Where I wanna be again and again
(Olmak istediğim yer, tekrar ve tekrar)
Alone, you and me, skin to skin
(Yalnızca sen ve ben, ten tene)
Where I wanna be again and again
(Olmak istediğim yer, tekrar ve tekrar)
Alone, you and me, skin to skin
(Yalnızca sen ve ben, ten tene)
Why don’t we talk the way we should if I’m always on your mind?
(Eğer ben hep aklındaysam neden gerektiği kadar konuşmuyoruz?)
What do I have to prove to ya to be your one and only guy?
(Sana daha neyi kanıtlamam gerek, tek erkeğin olmak için)
Come, let’s watch the rain as it’s falling down
(Gel hadi, yağan yağmuru izleyelim)
Sunlight on your skin when I’m not around
(Ben yokken cildine vuran gün ışığı)
Shit don’t feel the same when you’re outta town
(Aynı hissedemiyorum sen yokken şehirde)
Come, let’s watch the rain as it’s falling down
(Gel hadi, yağan yağmuru izleyelim)
Where I wanna be again and again
(Olmak istediğim yer, tekrar ve tekrar)
Alone, you and me, skin to skin
(Yalnızca sen ve ben, ten tene)
I know you want me and you know I feel the same way
(Beni istediğini ve seninde aynı şeyleri hissettiğini biliyorum)
Don’t wanna leave you, by your side together, here I stay
(Seni bırakmak istemiyorum, seninle birlikte, buradayım)
Let’s change the weather, you and I don’t ever have to die
(Hadi havayı değiştirelim, sen ve ben ölmek zorunda değiliz)
We’ll be forever, bae, our love is the real thing
(Sonsuza dek yaşayacağız, bebeğim, aşkımız gerçek bir şey)
Come, let’s watch the rain as it’s falling down
(Gel hadi, yağan yağmuru izleyelim)
Sunlight on your skin when I’m not around
(Ben yokken cildine vuran gün ışığı)
Shit don’t feel the same when you’re out of town
(Aynı hissedemiyorum sen yokken şehirde)
Come, let’s watch the rain as it’s falling down
(Gel hadi, yağan yağmuru izleyelim)